İSTANBUL (İGFA) – Geniş bir kitleye doğrudan ulaşabilmesi, içerik yönetimi, analiz ve ölçümleme özellikleri nedeniyle tercih edilen dijital pazarlama stratejileri, 2023 seçim sürecinde partilerin ve liderlerin de gözdesi oldu.
Seçmenlere daha hızlı ve etkili ulaşmanın en etkili yollarından biri olduğunu belirten, Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, “Son dönemde markaların yanı sıra parti ve başkanların seçmene doğrudan ulaşmak amacıyla dijital reklam stratejilerini tercih ettiğini görüyoruz. Google ve Meta’nın paylaştığı verilere göre 2023 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinde dijital reklama toplamda 150 milyon TL’nin üzerinde harcama yapıldı. İkinci tur seçim sürecinde bu sayının daha da artacağını düşünüyoruz. Bu süreçte partilerin ve başkanların doğrudan içerikli reklamlarla etkileşimlerini artırdığını görüyoruz. Özellikle programatik reklamlar, görüntülü reklamlar, görüntülü reklamlar ve banner reklamlar, kişi ve ilgi alanlarına dayalı noktasal hedefleme ile dijital reklamcılık faaliyetlerini sürdürdüler. Spotify, Carnival gibi mecralarda bire bir sesli reklamlarla yer alarak yüzde 7’lik pay elde edildi.
Dijital pazarlama araçlarının seçmenlerle bağ kurma ve geri bildirim alma konusunda da büyük avantaj sağladığını belirten, Kaplan, “Sosyal medya, adayların doğrudan seçmenlerle etkileşime girebileceği, soruları yanıtlayabileceği ve endişelerini dile getirebileceği bir platform sağlıyor. Bu etkileşimler, seçmenlerle daha yakın bir ilişki kurulmasına yardımcı olur ve seçim kampanyasını daha kişisel hale getirir. Dijital pazarlama araçları, demografik, coğrafi ve ilgi alanına dayalı bilgilere dayalı olarak hedeflenen seçim bölgelerini belirlemek için kullanılabilir. Bu şekilde, adaylar kampanyalarını optimize edebilir ve seçmenlerin ilgi alanlarına, yaşlarına, bölgesel konumlarına veya diğer demografik özelliklerine göre daha etkili bir şekilde bağlantı kurabilir. Örneğin rastgele bir spor haberini okurken parti ve liderlerin sporla ilgili vaatlerine rastlayabilirsiniz” dedi.
